Beyanname hazırlarken dikkat edilmesi gereken önemli konulardan biri de Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler (KKEG). Peki, KKEG nedir ve vergi beyanname işlemlerinizi nasıl etkiler? Bu blog yazısında, vergi beyannamesi sürecinde bilmeniz gereken temel Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler konusunda sizlere rehberlik edeceğiz.
Kanunen Kabul Edilmeyen Gider (KKEG) Nedir?
Kanunen kabul edilmeyen giderler (KKEG), vergi matrahının tespitinde gayrisafi kazançtan indirilemeyecek giderlerdir. Yani, ticari kazancın veya kurum kazancının tespitinde vergi kanunlarının indirilmesine müsaade etmedikleri ödemeler, vergi uygulamasında "Kanunen Kabul Edilmeyen Gider" olarak adlandırılmaktadır. Gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının doğru olarak tespit edilmesi açısından asıl önemli olan, mükelleflerin beyannamelerini verirken KKEG olarak adlandırılan ödemeleri ticari kazançtan veya kurum kazancından indirmemeleridir.
Firma sahipleri ticari kazancı doğru saptamak için gelir ve giderlerini hatasız bir şekilde hesaplamalıdır. Hangi giderlerin gelirden düşürüleceği, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve 41 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun“ İndirilecek Giderler” ve Gelir Kabul Edilmeyen Ödemeler” başlığı altında açıklanmıştır. Bu başlıklarda “Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler” de açıklanmıştır. KKEG, firmanın faaliyet alanına ve hacmine göre değişiklik gösterebilir.
Eğer bu mahiyetteki ödemeler, seçilen muhasebe yöntemi gereğince yıl boyunca kayıtlara intikal ettirilmemişse KKEG olarak adlandırılan ödemelerin beyanname verme aşamasında ticari kazanca veya kurum kazancına (vergi matrahına) ilave edilmesine gerek bulunmamaktadır. Kanunen kabul edilmeyen giderler, hem Gelir Vergisi mükelleflerince hem de Kurumlar Vergisi mükelleflerince bu kanunlara uygun şekilde hesaplanmalıdır.
Gelir Vergisi mükellefleri, 231 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun ve Gelir Vergisi Kanunu’nun ‘İndirilecek Giderler’ ve ‘Gider Kabul Edilmeyen Ödemeler’ başlıklarında yer alan maddelerin hükümlerini dikkate almalıdır. Kurum Vergisi mükellefleri ise bu hükümlere ek olarak Kurumlar Vergisi Kanunu’nun ‘Diğer İndirimler’ başlığında yer alan hükümleri hakkında bilgi sahibi olmalıdır.
Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler Hangileridir?
Kanunen kabul edilmeyen giderler, GVK’da yer alan maddelerde, vergi mükelleflerinin birtakım harcamalarını gider olarak sunabileceği yazılmıştır. Bu doğrultuda firmaların her harcamalarını gider olarak göstermesi mümkün değildir. GVK tarafınca kanunen kabul edilmeyen harcamalar aşağıdaki gibidir:
- İşletme sahibi ve aile bireyleri tarafından işletmeden çekilen para ve alınan diğer değerler,
- İşletme sahibinin kendisine, eşine ve küçük çocuklarına işletmeden ödenen ücret, aylık, ikramiye, komisyon ve tazminatlar,
- İşletme sahibinin işletmeye sağladığı sermaye için işlenen faizler,
- İşletmeci ve aile bireylerinin işletmede cari hesap veya diğer yollarda alacakları üzerinden işlenen faizler,
- İşletme sahibinin işlediği suçlardan kaynaklı tazminatlar, para ve vergi cezaları,
- Alkol ve alkollü içecekler ile tütün ve tütün mamullerine yönelik ilan ve reklam giderlerinin tamamı,
- Kiralanan veya işletmeye kayıtlı olan yat, kotra, tekne gibi motorlu deniz taşıtları, uçak ve helikopter gibi hava taşıtlarının, işletmenin asıl faaliyet konusuyla ilişkili olmayan giderleri ve amortismanları (aşınma ve eskimenin parasal değeri),
- Basın yoluyla veya radyo ve televizyon gibi yayınıyla işlenen fiillerden kaynaklı olarak ortaya çıkan maddi ve manevi zararlar için ödenen tazminat giderleri,
- Gelir Vergisi ve diğer şahsi vergiler,
- Finansman gider kısıtlaması uygulamasına ait giderler.
- Yabancı kaynakları öz sermayesini aşan işletmelerde, kullanılan yabancı kaynaklara dair faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzer adlar altında yapılan giderler ve maliyet unsurları toplamının %10’u aşmayan kısmı, KKEG kapsamındadır.
Kurumlar Vergisi Kanunu’na Göre Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler Nelerdir?
Kurumlar Vergisi Kanunu maddelerince, KKEG kabul edilen giderler aşağıdaki gibidir:
- Öz ve örtülü sermayeden ödenen veya hesaplanan faizler,
- Örtülü sermaye üzerinden hesaplanan kur farkları ve benzer giderler,
- Transfer fiyatlandırmasıyla örtülü dağıtılan kazançlar,
- Yedek sermaye olarak tutulan para ve yedek akçe,
- Kurumlar Vergisi, vergi ve diğer tüm para cezaları, gecikme faiz ve zamları,
- Değer altında satışı yapılan menkul kıymetlerden doğan zarar ve ödenen komisyonlar,
- İşletmenin ana faaliyet konusuyla ilişkili olmayan yat, kotra, tekne gibi motorlu deniz taşıtları, uçak ve helikopter gibi hava taşıtlarının gider ve amortismanları,
- Kurum ortaklarının, yöneticilerinin, çalışanlarının veya kendisinin suçlarından dolayı ortaya çıkan tazminat giderleri,
- Basın yoluyla veya radyo ve televizyon gibi yayınıyla işlenen fiillerden dolayı ödenen tazminat giderleri,
- Kanun dışında veya kanunda belirtilen şartları taşımayan bağış ve yardımlar ve benzeri diğer giderler şeklindedir.
Öte yandan Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu’nda belirtilenlerin dışında, KKEG olarak farklı giderler de bulunmaktadır. Bu giderlerin KKEG olduğuna, Vergi hukukunun genel ilkelerine aykırı olması veya diğer yasa hükümlerine ters düşmesi durumunda karar verilir. Bu bakımdan KKEG kapsamında:
- Kurumlar Vergisinden hariç tutulan kazançlara ilişkin zararlar ve giderler,
- Yönetim kurulu başkanı ve üyelerine verilen ikramiye giderleri,
- Sermaye Piyasası Kanunu hususunda ayrılan karşılıklar,
- Vergiye tabi olan işlemler üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisi ve İndirilebilecek Katma Değer Vergisi giderleri,
- Ödenen Katma Değer Vergi giderleri,
- Özel İletişim Vergisi giderleri,
- Bağışlanan mal ve hizmetlerin giderleri ve
- Belgelendirilmemiş olan giderler bulunur.
Gelir Vergisi Kanunu’na Göre Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler Nelerdir?
Teşebbüs sahibi ile eşinin ve çocuklarının işletmeden çektikleri paralar veya aynen aldıkları sair değerler (Aynen alınan değerler emsal bedeli ile değerlenerek teşebbüs sahibinin çektiklerine ilave olunur.)
Teşebbüs sahibinin kendisine, eşine, küçük çocuklarına işletmeden ödenen aylıklar, ücretler, ikramiyeler, komisyonlar ve tazminatlar;
Teşebbüs sahibinin işletmeye koyduğu sermaye için yürütülecek faizler;
Teşebbüs sahibinin, eşinin ve küçük çocuklarının işletmede cari hesap veya diğer şekillerdeki alacakları üzerinden yürütülecek faizler;
Bu fıkranın 1 ilâ 4 numaralı bentlerinde yazılı olan işlemler hariç olmak üzere, teşebbüs sahibinin, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen bedel veya fiyatlar üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunması halinde, emsallere uygun bedel veya fiyatlar ile teşebbüs sahibince uygulanmış bedel veya fiyat arasındaki işletme aleyhine oluşan farklar işletmeden çekilmiş sayılır.
Teşebbüs sahibinin eşi, üstsoy ve altsoyu, üçüncü derece dahil yansoy ve kayın hısımları ile doğrudan veya dolaylı ortağı bulunduğu şirketler, bu şirketlerin ortakları, bu şirketlerin idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından kontrolü altında bulunan diğer şirketler ilişkili kişi sayılır.
Bu bent uygulamasında, imalat ve inşaat, kiralama ve kiraya verme, ödünç para alınması veya verilmesi, ücret, ikramiye ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler, her hâl ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.
İşletmeden çekilmiş sayılan farklar, ilişkili kişi tarafından beyan edilmiş gelir veya kurumlar vergisi matrahının hesabında dikkate alınmış ise ilişkili kişinin vergilendirme işlemleri buna göre düzeltilir. İlişkili kişiler ve bu kişilerle yapılan işlemler hakkında bu maddede yer almayan hususlar bakımından, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 13 üncü maddesi hükmü uygulanır.
6Her türlü para cezaları ve vergi cezaları ile teşebbüs sahibinin suçlarından doğan tazminatlar (Akitlerde ceza şartı olarak derpiş edilen tazminatlar, cezai mahiyette tazminat sayılmaz.)
Her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün mamullerine ait ilan ve reklâm giderlerinin % 50'si (Bakanlar Kurulu, bu oranı % 100'e kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye yetkilidir).
Kiralama yoluyla edinilen veya işletmede kayıtlı olan yat, kotra, tekne, sürat teknesi gibi motorlu deniz, uçak ve helikopter gibi hava taşıtlarından işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olmayanların giderleri ile amortismanları;
Kullanılan yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşan işletmelerde, aşan kısma münhasır olmak üzere, yatırımın maliyetine eklenenler hariç, işletmede kullanılan yabancı kaynaklara ilişkin faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve maliyet unsurları toplamının %10'unu aşmamak üzere Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan kısmı.
Belirlenecek oranı sektörler itibarıyla farklılaştırmaya Bakanlar Kurulu, bendin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir
Basın yoluyla işlenen fiillerden veya radyo ve televizyon yayınlarından doğacak maddî ve manevî zararlardan dolayı ödenen tazminat giderleri.
Bu maddenin uygulanmasında, kollektif şirketlerin ortakları ile adi ve eshamlı komandit şirketlerin komandite ortakları teşebbüs sahibi sayılır.
Kaynaklar: GELİR VERGİSİ KANUNU (G.V.K.) SF.21
Bu içeriklerimiz de ilginizi çekebilir:
• Tüzel Kişi Nedir? Gerçek ve Tüzel Kişi Farkları Nelerdir?